Raif Yavuzyılmaz: Gazeteci Fatih Tezcan Neden ceza evine atıldı ?

Dün sosyal medya hesabından yayım yapan Gazeteci Fatih Tezcan Atatürke hakaretten ceza evine gönderildi. Atatürk’e hakaret ettiği gerekçesi ile gönderildi desek daha doğru olacak.

Yakın çevrem ve beni tanıyanlar bilir ki ; Fatih Tezcan alenen çıkıp Raif YavuzYılmaz’dan özür diliyorum demeyinceye kadar Ağrı dağını altın edip elek etse yine de günahım kadar sevmeyeceğim . Fakat öyle bir karar çıkıyor ki sevmediğim adamı bile savunur hale sokuyor bizi bu beşeri sistem…

Gazetecilerin içeride tutulması Avrupa ve insan hakları açısından Türkiye’ye her daim zarar yazmış ve bu işin uluslar arası arenada tazminat ödemeye kadar giden sonuçları her dönem yaşanmıştır. Fatih Tezcan fikir özgürlüğü kapsamında nisbet edilen suç’u kasti değil ‘’ Tarih’i gerçeklerden anlatım yaparak’’ tespitler de bulunmuştur. Bu tespitlere  ‘’ DOĞRU ‘’ veya ‘’ YANLIŞ ‘’ demek fikri bir mücadeledir. Fikri mücadeleler karşılıklı belgelerle çürütüldüğü zaman kazanılır. Adaletin kılıcı kafaya inip susturulduğu zaman fikirlerde susar ve ölür .

Bakın seversiniz , sevmezsiniz fakat doğruyu değiştiremezsiniz . Bir gazeteci içeriye alındığında hayat görüşü bana uymasa dahi sitenizde o haberi muhakkak bulursunuz. Sebebi de şudur; fikirleri sansürleyerek değil bilgi ile mücadele ederek yenmeyi veya öğrenmeyi tercih ettiğimizdendir.

Gerekçeli kararda kişinin ‘’ suç işleyecek potansiyeli olduğu ‘’ gibi toplum nezdinde kabul görmeyen gerekçe ile GAZETECİ’yi ceza evine gönderen sistem nerenin sistemi olursa olsun , bir daha gazeteciler içerde diye çığırtkanlık yaparsa en ağır eleştirileri bu karar ile kabul etmiş olacaktır. Bu adam yıllardır bir şekide ekran da yıllardır fikri mücadelesini veriyor. Silahlı eyleme dönüşmediği sürece fikri mücadele verilen her kim olursa olsun ceza evinde susturulmamalı, ilim ile ezmeli ve susturulmalıdır.

Ben bu yazıyı yazarken H.z Ömer (R.A) oldum da yazdım.

Siz de Ömer olarak okuyun…

Kurucu : Raif Yavuzyılmaz