Abdülhamid Han ve Batiniler görüşmüş, Batiniler Cumhuriyete Karşı Hilafete ise gönüllüler

Abdülhamid Han ve Batiniler görüşmüş, Batiniler Cumhuriyete Karşı Hilafete ise gönüllüler, Son dönemler içerisinde Selçuklu dizisinde olan batinilik çok fazla araştırılmaya başlandı, araştırılan bilgilere göre batiniler Hindistan ve İngilizlere yakın olan batiniler Avrupa içerisinde Müslüman diye anılmaktadır.

Osmanlı dönemi içinde Abdülhamid han ile görüşmeler yapmış ve Hindistan’da büyük bir övgü aldıkları görülmüştür. Müslümanlar içinde Avrupa’da Müslümanların lideri olarak kabul edilen liderleri olmuştur, hatta balkan savaşlarında batiniler yardımları esirgememiş fakat 1. dünya savaşında ise İngilizlere karşı savaşılmaması gerektiğini öne sürmüş ve cihat ilan etmeyin diyerek karşı çıkmıştır.

Batinilerin ise genel olarak Türkiye’de farklı kolları bulunduğu bilinmektedir. İslam araştırmacıları Hasan Sabbah için o batiniler için önemliydi çünkü bu ünü açan en önemli etken ise ona karşı mezhebini kabul etmeyenlere dahi eşit davrandığı için oldukça destek gördü bu yüzden Hasan sabbah çok iyi işlerde yaptığını dile getirdiği söylenmiştir, Selçuklu içinde ise Sünni inancının hakim olmasına karşın, halkın bir kısmının ve diğer devletler ‘de Sünni inanç içinde aç ve yoksul bırakılmasına karşın batiniler eşitlik ilkeleri sayesinde büyük güç kazandıkları görülmüştür, Aynı gelenek hassan sabbah döneminden sonrada belirli süre devam etti.

Cumhuriyet Kurulmasına karşı batiniler mektup yazarak hilafetin tekrar kurulması için büyük baskılar yaptıkları görülmektedir. Bir kısım yazışmalar Cumhuriyet dönemin ‘de sergilenmiş Atatürk ve İsmet İnönü bunu tamamen ret etmiştir, halkın karara vereceği kişiler devleti yönetmesini benimsemişlerdir.

Batiniler özellikle farklı isimler ve gruplar ile Türkiye’de pek çok ödül verdiği isimler arasında Nazım Hikmet’te vardır. Vatana İhanetten Asılan ve İdam Edilen Adnan Menderes için ise batiniler sık, sık görüşmeler yapmış ve destek oldukları bilinmektedir.

Vatan haini said nursi ise Batinilere yakın açıklamalar yaptığı bilinmektedir, bunlardan bazıları İngilizlerle savaşmayın, yunan ile savaşmayın açıklamaları ve fetva vermesi olarak biliniyor.

Şimdi söyle bir düşündüm gerçekten Osmanlının yıkılmasına ve bu devletin iyiliğini isteyebilir mi batiniler?

Görüştükleri kişilerin tamamı ise vatana ihanetten idam edildi yada asıldılar.

Basit bir soru içkinin dahi helal eden bir grup ciddi Sünni bir mezhebi kabul edip övebilir mi?

Hepsine bakıldığı zaman içinde benim aklıma tek bir soru geliyor, kölelik..

Bu gün tüm İslam topraklarına bakın liderlere bakın ve halka bakın, bakın ve ibret alın.

Suriye’nin bir kısmı batini olarak inanış sürüyor, namaz kılıyorlar mı evet.. sarık, cübbe ,sakal hepsi var, Pakistan ve Afganistan’da batnilere oldukça yakındır. Hindistan içinde olanlarda çok yakındır.

Bunca dinsiz bir kavmin içinde siz nasıl rahat edebilirsiniz? Hayal kurarak ve size önerilen ve gösterilen kurgular ile. Osmanlının yıkılmasında dahi elleri vardı.  batiniler bugünn olsa Türkiye içinde ki oldukları belli eden göstergeler var amaçları tamamen Ortadoğu’da din akımının daha hızlı olmasını sağlamak.

Batiniler bizde olan tarikatlara çok fazla hüküm ettiği görünüyor, batiniler için bir arkadaşım ve dostum ile yaklaşık 3 gündür konuşuyorum ciddi manada öğrenmek için benzerliklerini bana anlattı.

Batiniler direk olarak liderlere bağlıdır onun sözü Allah’ın sözüdür.

Batinilerin imamın sözü koşulsuz ve sorgulanmaz yerine getirilmesi gerekir ama kişi istemezse yerine getirmeyebilir.

İnanan her batini mutlak itaat içinde olmalı

fitre ve zekat ve varlıklarını ise imamlarının önderliğinde kullanırlar

 

Bana bunları anlatan dostuma bunların aynısının bizlerin sık bildiği tarikatlar içinde olduğunu görüyoruz dedim.

Şeyhe mutlak itaat

Şeyh Allah’ın dostudur o ne derse doğru

Evliya bunlar kerametleri var

Oy ve zekatları hoca ne derse oraya veririz

 

Bunların hepsinin aslında batini olduklarını  gelenek olarak oradan aldıklarını biliyoruz dedi. Bundan kurtuluşun ise Kuran okumak bağlılık yanlızca Allaha olanların kurtuluşa ereceğini de bana söyledi.

Akıl sır erdiremiyorum gerçekten bunca güçlü tarikatın aslında olmayan bir kavramda neden batinilere kapıldıklarını. Kokuların ve büyülerin etkisi olduğunu simya ilmine sahip olanların ise keramet sahibi olduğunu bana söyledi.

Amaçlarının ise Türkiye’de olan akımın daha fazla arkasında durmak ve Lider olarak ortaya çıkmak, bunu çok önceden yapan batiniler sonsuz bir yazarlık ve kitap sayesinde aslında kendi inançlarını Sünniler içine sokmuşlar.

Türkiye’de Şeyh aracılık etmeden tövbe dahi edilmez tarikat içinde

Şeyh seni Allaha yakınlaştıran aracı olarak kabul ediliyor çoğu yerde.

 

Bir çok arkadaşımızın ve Tarikata gönül vermiş kişinin nasıl bir tuzak içinde olduğunu görmemesi ise Dinini tam olarak anlayamaması. Aslında okuduğu Kuranı anlayamaması olarak ortaya çıktığı görünüyor.

 

 

Yukarıda olan ve yıkılan camilerin yıkılmasının ayrı bir önemi var, mesela Oruç gazi Anadolu’da Erenler olarak kabul edilir, Fatih döneminde yaşayan ve oldukça önemli bir şahıs. Yine aynı şekilde Murat Paşa yine Fatih Sultan Han’ın vezirlerinden birisidir Bu camide sebepsiz yıkılmadı elbet. Hepsi bir işaret olarak kabul edilir.

Batini inancı içinde ayrıca bir camiye dahi gerek yoktur, adım atılan her yerde inanç yaşanır ve en önemlisi destek olarak bir birilerine çok sıkı bağları vardır, inanış itaat ve tam manada  teslimiyet.

Dolayısı ile Osmanlıyı yıkılmasına destek olan bir inanış bugün Türkiye içinde farklı bir şekilde ilerliyor adı Sünni dense’de  tarikatlarının çoğunun artık batini öğretileri ile devam ettiğini görüyoruz.

Batinilerin yazmış oldukları uyarı mektuplarından dolayı Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları bir çok tarikatı ve medreseyi denetlemek ve tek yerden yürütülmesi gerektiğini o gün anladılar, çünkü batinilerin yazdığı yazıda dışarıdan müdahale gibi durumlarında olacağı görünüyordu bu tehdit içinde Artık Müslümanların hilafet için dışarıda arayışa gireceğini söylemişlerdi.

Bundan dolayı Cumhuriyetin belki ‘de en önemli kararı tek yere bağlamak olarak anılmasına sebep olduğu anlaşılıyor.

Bu ve bezer tarikat ve mezheplerin bitmeyeceği görünüyor, yıkılan Camilerden tutundan Cumhuriyeti istemeyen bir din düşmanı olan grupla ile savaşmak zorunda kalıyoruz içimize çöreklenmiş tarikat fıkrasının bitmesini değil temel olarak düzelmesini ve Kuran’ın hak olmasını temenni ediyoruz, bu gün tarikatların öğretileri ve söylemlerinin artık bende bir batini ve kabala öğretisi olduğuna inanıyorum.

Ersoy K